24 Kasım 2012 Cumartesi

MEVLANA...

Sonsuz bir karanlığın içinden doğdum. Işığı gördüm, korktum. Ağladım
Zamanla ışıkta yaşamayı öğrendim. Karanlığı gördüm, korktum.
Gün geldi sonsuz karanlığa uğurladım sevdiklerimi...
Ağladım.
Yaşamayı öğrendim.
Doğumun, hayatın bitmeye başl

adığı an olduğunu;
Aradaki bölümün, ölümden çalınan zamanlar olduğunu öğrendim.
Zamanı öğrendim.
Yarıştım onunla...
Zamanla yarışılmayacağını, zamanla barışılacağını, zamanla öğrendim...
İnsanı öğrendim.
Sonra insanların içinde iyiler ve kötüler olduğunu...
Sonra da her insanın içinde iyilik ve kötülük bulunduğunu öğrendim.
Sevmeyi öğrendim.
Sonra güvenmeyi...
Sonra da güvenin sevgiden daha kalıcı olduğunu,
Sevginin güvenin sağlam zemini üzerine kurulduğunu öğrendim.
İnsan tenini öğrendim.
Sonra tenin altında bir ruh bulunduğunu...
Sonra da ruhun aslında tenin üstünde olduğunu öğrendim.
Evreni öğrendim.
Sonra evreni aydınlatmanın yollarını öğrendim.
Sonunda evreni aydınlatabilmek için çevreni aydınlatabilmek gerektiğini öğrendim.
Okumayı öğrendim.
Kendime yazıyı öğrettim sonra...
Ve bir süre yazı, kendimi öğretti bana...
Gitmeyi öğredim...
Sonra dayanamayıp dönmeyi...
Daha sonra kendime rağmen gitmeyi...
Dünyaya tek başına meydan okumayı öğrendim genç yaşta...
Sonra kalabalıklarla birlikte yürümek gerektiği fikrine vardım.
Sonra da asıl yürüyüşün kalabalıklara karşı olması gerektiğine inandım.
Düşünmeyi öğrendim.
Sonra kalıplar içinde düşünmeyi öğrendim.
Sonra sağlıklı düşünmenin kalıpları yıkarak düşünmek olduğunu öğrendim.
Namusun önemini öğrendim evde...
Sonra yoksundan namus beklemenin namussuzluk olduğunu;
Gerçek namusun, günah elinin altındayken, günaha el sürmemek olduğunu öğrendim.
Gerçeği öğrendim bir gün...
Ve gerçeğin acı olduğunu...
Sonra dozunda acının,
Yemeğe olduğu kadar hayata da lezzet kattığını öğrendim.
Her canlının ölümü tadacağını,
Ama sadece bazılarının hayatı tadacağını öğrendim.
Dostlarım,
Ben dostlarımı ne kalbimle ne aklımla severim.
Olur ya...
Kalp durur...
Akıl unutur...
Ben dostlarımı ruhumla severim,
O ne durur, ne de unutur...

MEVLANA

21 Kasım 2012 Çarşamba

SONSUZ DEKORASYON ÇEKİLİŞİİİİ

sonsuzdekorasyon harika bir çekiliş düzenlemiş bende şansımı denemek istedim.Detaylar için ilgili sayfaya lütfen tıklayın.

POF PUF POĞAÇA

Sevgili dostlar bugün sizlere puf puf bi poğaça ile geldim,poğaçalar benden çaylar sizden haydi afiyet olsun bakem..:))ben rejimde olduğum için fazla yemiyorum azıcık tadına bakıcam sizlerle birlikte..;))
tarif:
2 subardağı yoğurt
1 subardağı sıvıyağ
3 adet droetker kabartma tozu
aldığı kadar un,biraz tuz,1 yemek kaşığı sirke
iç malzeme:
ufalanmış peynir,maydanoz,karabiber
üzerine:
galeta unu
yapılışı:
malzemelerin hepsini yoğurma kabına alıyoruz kulak memesi yumuşaklığında bir hamur elde ettikten sonra yumurta büyüklüğünde parçalar koparıp şekil veriyoruz,içine malzemelerini koyup kapatıyoruz,bi  kaseye koyduğumuz galeta ununa bulayıp fırına sürüyoruz kızarınca fırından çıkarıyoruz...afiyet olsun(çok kabardığı için hamurları fazla büyük tutmayalım),ben poğaçaların üzerine yumurta ve susam yaptımisteğe göre de değiştirilebilir...


20 Kasım 2012 Salı

MERHABA VE AHŞAP BOYAMA TEPSİ

Uzun bir aradan sonra MERHABA sevgili candostlarım,pc den kaynaklanan bi sorun olduğundan bi süre uzak kaldım bloglardan inşallah bundan sonra kaldığımız yerden devam edicez,bugün sizlere çok beğenerek yapmış olduğum bir tepsiyle geldim,bi yakınıma hediye amaçlı yaptığım bu tepsiyi iki renk kullandım ben çok beğendim umarım sizlerde beğenirsiniz,yorumlarınızı bekliyorum,kucak dolusu sevgiler...